Filistin’de akan kan tüm yüreklere dokunmaktadır. Bu itibarla derneğimiz farklı illerden tüm kıtalarda onlarca ülke büyükelçilik ve konsolosluklarına, soykırımın durdurulması adına telgraf çekmiştir.
16 Mart 1920 tarihinde İstanbul’un işgalini Büyük Postaneden Atatürk’e bildirerek adını tarihe yazdıran PTT çalışanı Hamdi Martonaltı gibi bizler de Filistin’deki soykırım ve insanlık dramını telgraflarla tüm dünyaya işittirmek istedik.
Tarihi bir vesika, kanayan vicdanların sesi olabilmek için PTT Çalışanları Dayanışma Derneği olarak İstanbul Sirkeci PTT’den de büyükelçiliklere telgraflarımızı çektik.
Etkinlik çerçevesince basına, çekilen telgrafların gerekçeleri ve amacı hakkında bilgi verildi.
PTT Çalışanları Dayanışma Derneği “Filistin için Telgrafla Çağrı” Basın Açıklaması – 03.04.2024
Filistin halkının acısını yüreğinde taşıyan vicdan sahibi değerli katılımcılar;
İlk kıblemiz Mescid-i Aksa için, Kudüs için, bombardıman altındaki Gazze için buradayız!
Vurulan, yıkılan hastanelerdeki bebekler için, şehit olan posta çalışanları için,
Gözü yaşlı analar, bağrı yanık babalar için, kundaktaki bebekler için,
Vicdanların sesi olabilmek için buradayız!
Kana doymayan, işgalci, katil, Siyonist İsrail’i lanetlemek;
Mazlum Filistin halkının haklı davasına destek vermek için buradayız!
Değerli Basın Mensupları;
Terörist İsrail, Gazze’de savaş suçu işlemektedir!
Gazze’de katil İsrail tarafından dünyanın gözü önünde soykırım yapılmaktadır!
Gazze’de bebekler, çocuklar, kadınlar, siviller katledilmekte. Hastaneler, okullar, camiler bombalanmaktadır!
Geçmişi; katliam ve ayrımcılıktan ibaret olan İsrail, 7 Ekim’den bu yana Gazze’ye yönelik alçak ve ahlaksız saldırılarını sürdürmektedir. Bu hunharca saldırılar sonucunda bugüne kadar 33 bini aşkın Filistinli yaşamını yitirmiştir. Yaşamını yitirenlerin üçte ikisinden fazlası çocuklardan, kadınlardan, yaşlılardan ve hastanede tedavi görürken bombalara maruz kalan insanlardan oluşmaktadır.
PTT Çalışanları Dayanışma Derneği olarak yaşanan bu vahşete kayıtsız kalmamız mümkün değildir!
Bu nedenle çocuklar için, insanlık onuru için, bütün vicdanlı insanlara acil çağrımızdır:
Uluslararası barış ve güvenliğin tesisi ile yükümlü olan BM Güvenlik Konseyi, yükümlülüklerini yerine getirmelidir.
Uluslararası Ceza Mahkemesi, İsrail’in Gazze’de işlediği savaş suçları için en hızlı şekilde soruşturma açmalıdır.
Dünyanın farklı coğrafyalarındaki tüm Dernekleri, sivil toplum kuruluşlarını İsrail’in Gazze halkına yönelik şiddet eylemlerine son vermesi için daha güçlü bir şekilde çağrıda bulunmaya davet ediyoruz!
Tüm insanlığı, İsrail'e ait, İsrail menşeili ürünlere ve bu insanlık suçuna doğrudan veya dolaylı olarak destek verdiği bilinen markaları boykot etmeye davet ediyoruz.
Tüm dünya ülkelerini bu vicdansız saldırılara karşı ortak bir duruş sergilemeye, acil ateşkes ve kalıcı barış için çağrıda bulunmaya davet ediyoruz.
Gazzelilerin en doğal hakkı olan insanca yaşama ve mülkiyet haklarının korunması hususunda verdiği mücadeleye destek verdiğimizi ve yanlarında olduğumuzu buradan bir kez daha beyan ediyoruz.
16 Mart 1920 tarihinde İstanbul’un işgalini Büyük Postaneden Atatürk’e bildirerek adını tarihe yazdıran Meslektaşımız PTT çalışanı Hamdi Martonaltı gibi bizler de Filistin’deki soykırım ve insanlık dramını birazdan çekeceğimiz telgraflarla tüm dünyaya işittirmek istiyoruz.
Bunun tarihi bir vesikası olması adına PTT Çalışanları Dayanışma Derneği olarak Türkiye’nin farklı illerinden tüm dünya devletlerinin Büyükelçiliklerine; vicdanlarına yüzlerce telgrafla haykırıyoruz!
Kudüs’e, selam olsun!
Gazze’ye selam olsun!
Selam olsun Filistin halkının haklı mücadelesine!
PTT ÇALIŞANLARI DAYANIŞMA DERNEĞİ (PTTDER)
03.04.2024
Türkiye’nin farklı illerinden büyükelçilik ve konsolosluklara çekilen telgraf metni:
“Gazze’de sadece birkaç ay içinde on binlerce çocuk, kadın, yaşlı masum sivil acımasızca öldürüldü. Açlık çekmeye mahkûm bırakıldı.
Sizleri bu insanlık katliamına dur demeye, insanlığın onurunu korumaya davet ediyoruz.”
PTT Çalışanları Dayanışma Derneği www.pttder.org
Dileğimiz bu soykırımın, katliamların bir an önce son bulması, tüm suçluların yargılanmasıdır.